Aleksandr Molotov Rus devrimcisi, Alman SPD üyesi, gazeteci, yazar, silah taciri, Alman ajanı, spekülatör, İttihat ve Terakki’nin danışmanı, iş adamı gibi sıfatları aynı anda taşıyabilmiş, 20. yüzyılın en karanlık zenginlerindendir.

Gerçek adı İsrail Lazareviç Gelfand’dır. Bu kişinin birçok takma adı vardı. Daha çok Aleksandr Parvus olarak tanınır.

Osmanlıda ve Türkiye’de Parvus Efendi olarak da tanınır. Aleksandr Molotov takma adındaki molot kelimesi Rusça çekiç anlamına geliyor, kullandığı Parvus takma adı ise Latince küçük anlamına geliyor.

Arkadaşları ona Doktor Fil lakabını takmışlardı. Parvus şu an Beyaz Rusya sınırları içinde bulunan Berezino’da doğmuştur.

Parvus çocukken şehrin bir kısmı yangında mahvolmuş Gelfand ailesi Odessa’ya taşınmak zorunda kalmış.

Gençliğinde Almanya’da birçok Sosyal Demokrat eğilimli gazete için yazılar yazmış. Sert üsluptaki yazıları onun başkent Berlin’den gönderilmesine sebep olmuş.

Aynı zamanda Alman Sosyal Demokrat kadın dergisi Die Gleichheit için de yazılar yazmıştır.

Parvus’u Nobel Edebiyat Ödülü sahibi Aleksandr Soljenitsin’in Kırmızı Tekerlek romanında da görebilirsiniz. Parvus Rus yazar Maksim Gorki’nin menajerliğini de üstlenmişti.

Yalnız Maksim Gorki Parvus’u dolandırıcılıkla suçluyor ve bu suçlamalar Parvus’un partiden ihracına sebep oluyor. Bu olaydan sonra Parvus İstanbul’a taşınıyor ve burada inanılmaz kariyer yapıyor, zengin oluyor.

Parvus Rus Devrimi’nin de en önemli figürlerindendi. Yalnız devrimden sonra Parvus Lenin tarafından harekattan uzaklaştırılıyor, Rusya’ya gelmesine izin verilmiyor.

Parvus’u kullanan Bolşevikler ona karşı çeşitli ithamlarda bulunuyor. Bu ithamlara cevap olarak Parvus Hakikat Mücadelesinde adlı kitabını yazıyor. Bu kitapta kendini Alman Sosyal Demokratı olarak tanımlıyor.

Naziler Parvus’u düşman olarak nitelendiriyorlardı, onu Kasım ayı Suçluları’ndan, yani Nazilere göre I. Dünya Savaşı sırasında cephelerde kahramanlıklar gösteren Alman askerlerini arkadan hançerleyen, savaşın yenilgi ile bitmesine rıza gösteren ve ateşkesi imzalayanlar, yani Marksistler ve Yahudilerden görüyorlardı.

Kaderin cilvesine bakın ki, Parvus’un ölüğü Berlin’deki Schwanenwerder adasındaki muhteşem villasının sahibi, Parvus’un ölümünden 12 yıl sonra, ondan nefret eden Nazi lideri Joseph Goebbels oluyor.

Parvus gizemli hayatı çok severdi. Bu sebeptendir ki, ölümünden önce evraklarının ve arşivinin büyük bir kısmını yok ediyor.

Hayatının önemli bir kısmını İstanbul’da yaşamış, mali ve ekonomi konularındaki yazılarıyla o dönemin Türk aydınları üzerinde azımsanmayacak etki yaratmış bu sıra dışı ve gizemli kişiliği araştırmanızı tavsiye ediyoruz.


0 yorum

Bir yanıt yazın

Avatar placeholder

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir